Hakkımda

Fotoğrafım
25.04.1986 tarihinde Tekirdağ’ın Saray İlçesinde sabaha karşı 04:00 sularında dünyaya gelmişim. Ailemin 2. Çocuğuyum. İlkokul 1. Sınıfın ilk dönemini Çatalca ilçesine bağlı Karamandere Köyün’de ikinci dönemini de Saray İlçesinin Güngörmez mahallesinde okudum. 2.sınıf ve mezun olana kadar(1996) Saray Cengiz Topel İlkokulunda okudum.2000 yılında Atatürk Ortaokulundan,2004 yılında da daha sonra ismi Mustafa Elmas Arıcı Anadolu Lisesi(MEAAL) olan Saray Anadolu Lisesi’nden(SAL) mezun oldum.İlk yıl kazanamadığım üniversiteye 2006 yılında kendi imkanlarımda dershane parası vererek 4 aylık çalışmayla Süleyman Demirel Üniversitesi(SDÜ)Gönen Meslek Yüksek Okulunu Büro Yönetimi ve Sekreterlik Bölümünü kazandım.Yarım dönem uzatmak zorunda kaldığım SDÜ’den 2009 yılında mezun oldum ve Anadolu Üniversitesi İktisat fakültesine İktisat Bölümüne aynı yıl kaydımı yaptırıp 2012 yılında 4 yıllık diploma sahibi oldum. Şu an halen Açıköğretim Üniversitesi ikinci üniversite kapsamında Laborant Sağlık ve Veteriner Sağlık okumaktayım.

24 Kasım 2016 Perşembe

ÖĞRETMENİM

ÖĞRETMENİM

Zil çalınca koşarım
Sınıfıma yerime,
Heyecanla Coşarım,
Başlarım derslerime

Öğretmenim kapıdan,
Selamlayarak gelir.
Günaydın çocuklarım,
Gür bir; sağ ol, yükselir.

‘Türküm, Doğruyum’ başlar,
Kutsal yemin edilir.
Atatürk’ün izinde,
İlkelere gidilir.

Temizlik denetimi,
Titizlikle görülür.
Sınıfın yönetimi,
Sevgi ile örülür.

Yoklamaya geçilir,
Mevcut bir bir taranır.
Gelmeyenler seçilir,
Nedenleri aranır.

Rapor sunan kümenin,
Dosyaları elinde,
Çevirirler masayı,
İzleyelim gelin de.

Konu başından sonra,
Didik didik edilir.
Belirlenen amaca,
İlerlenir,  gidilir.

Her gün dersin akışı,
Günlük plan gereği,
Öğretmenin bakışı,
Kazandırır ereği.

Bir saat gibi işler,
Sınıfta öğretmenim.
Beğenir müfettişler,
Hoşuma gider benim.

Arı gibi muntazam,
Emsalsiz bir mimardır.
Her mesleğin anası,
Bu, yarını imardır.

Tanrı sanatının o,
Yeryüzünde eşidir.
Karanlık dünyaların,
Sönmeyen güneşidir.


O, Kepirtepe Köy Enstitüsü’nün yatılı öğrencisiydi. Okulda geceler düzenlenirdi. Bu gecelerden birisi İsmail Hakkı Tonguç’un Kepirtepe’ye gezisi sırasında, isteği üzerine düzenlenmişti. Bu eğlencenin içeriği geniş olmalıydı. Şarkı, türkü, millî oyunlar ve kişisel yeteneklerin sergilenmesi gibi her türlü etkinliği kapsamalıydı. Eğlenceyi düzenleme işi ona verilmişti. O gecenin ayrıntılarını geliniz kendisinden  dinleyelim: “ Enstrüman çalan arkadaşlarım, sahnedeki yerlerini aldılar. Tüm okulda bir sessizlik, hissedilir derecede bir heyecan vardı. Konuklarımız kendilerine ayrılan yerlere oturdular. İstiklâl Marşı ile programa başladık. Tüm okulun gür bir sesle, müzik eşliğinde Millî Marşımızı söyleyişi iyi bir başlangıçtı. Başından sonuna orta oyunu, güldürü, koro, şiir, millî oyunlardan bir demet, bestelerin keman eşliğinde sunuluşu vb. Bir tiyatro okulu öğrencileri pozisyonunda, büyük yeteneklerini deneyimli aktörler gibi gösteriyor, çılgınca alkışlanıyordu öğrenciler! Dikkati çeken husus müşterek bir ahengin, birliğin ve beraberliğin sağlanması idi. Bu sıralarda orta yere çıktım ve ‘Eğlence programımızın sonuna geldik. Son kez oynayacağımız Trakya Horonuna konuklarımızın da katılmalarını, arkadaşlarım adına arz ve rica ediyorum.’ dedim. Ünlü eğitimci, Hakkı Tonguç, sırtındaki pardösüyü çıkardı, kalktığı yere bıraktı, meydana geldi. Müzik eşliğinde oyun başladı. Öğrenci arkadaşlarımız, oyunu kurallarına, figürlerine göre oynuyor, kusursuz bir şekilde kıvırıyor, izleyenleri zevkten zevke taşıyorlardı. Konuklara gelince, onlar bizim ekibe ayak uyduramıyor, aralarında sadece hop hop zıplıyorlardı. Göze çarpan bu uyumsuzluk daha da hoşa gitti. Kıyasıya alkışlandılar! Alkışların sonu gelince, Sayın Tonguç gayet memnun ve gülümseyen bir çehre ile salondakilere seslendi: ‘ Bize bu gece unutulmayacak bir eğlence sergilediniz, yarattınız ve yaşattınız." dedi.(6 aralık 2008 Muhsin Durucan’ın kaleminden)


Öğretmenler günün kutlu olsun Rafet TOPUZ öğretmenim. Tüm öğretmenlerin öğretmenler günü kutlu olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder